26 Mayıs 2013 Pazar




26 Mayıs 2013


NEFİS PASTALI ÖPÜŞMELER 


Bugünün diğer günlerden farkı ne? Yok bir farkı... Yine, aklıma geldin. Peki bunun nedeni nedir? Şu lanet, kitle iletişim araçları tabii ki! O kadar çok yerden bizi kıstırıyor ki! Twitter, facebook, ortak gruplar, arkadaşlar... Bir türlü aklımdan çıkaramıyorum seni. Silip atamıyorum da; çünkü, bir şekilde bu sistemin bir parçasıyım. Sen de... Birbirimizin de parçasıyız. Çağın, sorumlulukların, korkuların da baş kurbanlarıyız. Delice istek, ama üşengeçlik... Tutku, ama yorgunluk... Umut ama, bıkkınlık ve başa-sarpa sarma... 

Üstelik, çok yakışıklı olman da senin suçun değil. Çevreni bu denli güzel, kültürlü kadının sarması da... Yahut, -benim için yine bir çeşit lanet- seni takibe almaları... Ne yapacaksın, garibim? Din, don, ideoloji, etnik kimlik, edebiyat, şiir, iş güç anlamaz ki seninki! Senin gibi, birçok erkeğinki... Gidecek pıtı pıtı, kadınların peşinden. Biyolojik olarak seksen bin sperm üretirken... İçinde seksen bin tane minik adam... Bağlasalar duramazsın ki!


Olsun, canım; seni düşünmekten alıkoyamaz bu durum beni. Sürekli... Sürekli... Gözlerimin önüne o çapkın fotoğrafın geliyor. Sigara üflerken... Ki, sigara üflerken çektirilen her fotoğraf, kadın ve erkek için çok seksi! Nesi varsa bu sigaranın? Freud olsa, direk uzatmaz lafı ve penis derdi. Dumanı yüzüne... Üfür üfür, oh boşalma gibi... Keşke... Nerede! Sen orada, ben burada... Üflesen, ciğerlerime dek çekiverirdim ağzındakini. Sonra, dumanın kalanını senin ciğerlerine geri üflerdim. 

Bir sigarayı birlikte sömürerek dudak dudağa, içebilirdik çayın yanında. Önce ben simli, parlak, pembe bir rujla, ıslattığım ilk nefesle, onu sana uzatırdım. Sonra, sen ıslaklığı yalayarak sıkı bir nefes alırdın. Boynunun erkek damarları şişerdi. Dudağının kenarına rujumun izi bulaşırdı. Bana da gün doğardı. Usulca eğilip, -yalan! ne usulcası, bekleyemem; hızla seni kendime çekip- öperdim o pasta tadı gibi şekerli izin üstünden. Dudağımdan geleni, dudağınla dudağıma geri alırdım. 

Dudak mağara, vajina gibi... Dil dışa doğru, penis gibi... İkisinin birbirine çekimi... Öpüşmek... Sulanmanın ve erekte olmanın başlangıcı... Heyecanın en yoğun olduğu an... Sihir, parola... ''Açıl susam, açıl!''... ''Soyun adam, soyun'', ''Kalk penis, kalk''... 

Sonrası... Aman, dikkat! Sigarayı söndürmeden, kontrol etmeden... Direk dalınırsa... Yangın çıkabilir!



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder